14 Mayıs 2010 Cuma

Cheese Cake , Filtre Kahve ve kendini Cuma zanneden Perşembe...

Kendini Cuma zanneden yorgun Perşembe' den merhaba..

Öğleden sonra ödülü filtre kahve ve cheese cake eşliğinde geri sayım başladı, havanın güzelliğine inat zaman hızlı adımlarla ilerliyor.. Yapılması gerekenler ve yetişilmesi gerekenler yarış halinde.. Karmakarışık..

Hava ruh halimi yansıtıyor, sabahları güneşli ve umutlu, öğleden sonralar neşe dolu, akşam serin, yorgun..
Gün yoruyor sonlara doğru..

Bir sürü yapılacak iş, gidilecek yer, görülmesi ve izlenmesi gerekenler var, hayat bu değil...

Hep bir koşturmaca kapanının içine sıkışıp kalarak hayat geçmez ki??

Hep öncelikler benim istediklerimin dışında ilerlerken, zamana yetişme çabası içinde ömür geçer mi??

Önceliklerim farklı benim, beklentilerim farklı..

Huzur istiyorum, telaş değil.. Zaman istiyorum, acele yetişmesi gerekenleri değil.. Bir kere gün 24 saatten uzun olsun istiyorum, daha geniş zamanlar lazım bana..

Her saate baktığımda; geçen zamana yazık diyorum, bu zamanlar en güzel zamanlar, dışarı çıkıp güneşin tadını çıkarmak varken, bu telaş neden..

Anlamıyorum, anlayamıyorum.. Her istediğimi , istediğim an gerçekleştirebilme lüksüne sahip olmak istiyorum.. Anı dilediğimce yaşamak, sınırlandırmamak, ertelememek istiyorum..

Yorgun perşembenin zamana isyanındayım, her zamanki gibi hızlı geçmemesini istiyorum..

Zaman.. Biraz daha zaman istiyorum..

2 yorum:

  1. çok iyi anlıyorum seni... bu hafta nasıl geçecek derken bir bakıyoruzki cuma olmuş... hayatımızdan bir hafta daha gitmiş... işte önemli olan anın tadına varmak... gerisi hep aynı:)

    YanıtlaSil
  2. Zamanı geri döndüremediğimizin farkına varıp doya doya yaşamak tadını çıkarmak lazım tatlım :)

    YanıtlaSil

Yine...

Yine yazamayalı cok olmus, kelimelerimi icimde saklamaya başladıgımdan beri, blog bombos... Hayat devam ediyor. Bunca zamandan sonra; öz...