Bu cumartesi sabahı, huzura günaydını ekleyerek başladı, lounge ile devam etti.. En sevdiğim müzik tarzı olmasının yanı sıra, tüm gün elde çay favorim Earl Grey, bir diğerinde kitapla; Lounge huzur verir, ilaç gibi gelir.. Benim için en kıymetlisi, en dinlenilesidir.. Kütüphaneden Aralık 11 in şanslı kitabı ise filmini henüz izleyemediğim; Ye, Dua et, Sev seçilir.. Önce kitabı okunacak, sonra dvd si izlenecektir..
Gün öyle keyifli sürüp giderken, cam kenarında, dışarıyı seyretmek, sonunda beklenen soğuğu hissedip ürpermek, 2010 bir bitse demek , 2011 için dilekleri belirlemek, sohbet etmek, hayal kurmak ayrı keyiflidir..

Bu yıl sözüm var, kurabiyemle boy boy kardan adam yapılacak, her fırsatta çizgi film izlenecek, daha çok kitap okunacak, daha çok zıplanacak ve daha çok gülünecek.. Onunla tekrar çocuk olmak çok heyecanlı..
Bir de bu yıl daha çok kayak tatili yapılacak =) Dağ evi olmasa bile, dağda kahve / salep / sıcak şarap keyfi yapılacak..
Sonra birden; hayaller, kitapla birlikte bir kenara, evden çıkma vakti gelir =)
O zaman ben de başka bir müzik tavsiye edeyim bugün için. Pınar'a da bulaştırdım.
YanıtlaSilhttp://playeraudio.rtbf.be/fm10.php
Kendini lapa lapa karın yağdığı yabancı bir ülkede hissedersen dileklere daha rahat motive olursun diye düşündüm.
Benim gibi her yeni yıl dileğinin büyük kısmını "dilini bilmediğim ülkelerin sokaklarında kaybolmak" olarak belirlemiş kişiler için dilini bilmediğim radyolar azıcık ilaç oluyor.
Sevgili Aidasalem =) çok sevdim, teşekkür ederim.. Pazar günüme anlam kattı!! Dilini bilmediğim ülkelerde kaybolma fikrine gelince, her tatilde, bu sokakta şimdi tek başına yürüyor olsam hayaline ansızın dalan biri olarak, 2011 den beklentim dilini bilmediğim bir sürü ülke şehir ve bol tatil olacak :)
YanıtlaSil